|
Trafik artti...
2 Ekim 2010 (Gün 81) 14.2583S,66.7000E
Tecrübemle sabittir, bu ilk paragrafı okuyanlar yazdıklarımı kulak arkası edip okumaya devam edecek, yardım çağrılarım kaale alınmayacak, medyadaki yazılarda KaslaGit.com site adresimiz ya da sponsorlarımızın adları zikredilmeyecek. Yazıma başlamadan hatırlatayım: İLKYAR için bağış kampanyamız sürüyor. Siz bu sene bağış yaptınız mı?
Etrafta bir sürü gemi olduğunu görüyorum, en azından duyuyorum. İyi ki teknemdeki seyir cihazlarını yenilemişim.
Fremantle'da LeisureCat tesislerindeyken, tekneme bir Garmin AIS 600 cihazı da takmıştık. Dışarıdaki Garmin GPSMAP 750 seyir cihazımın ekranıyla birlikte çalışan bu cihaz, bana civarda 15-20 denizmili öteye kadar alanda bulunan kendi AIS cihazına haiz diğer gemileri gösterebiliyor, onlar da beni görüyor. Bu alanın yarıçapı deniz şartlarına bağlı olarak,VHF antenimin menzili ile sınırlı. Normalde zaten seyir cihazımı üç denizmili yarıçapında bir alanı gösterecek çözünürlükte bırakıyorum... AIS cihazım bana diğer gemiler hakkında adı, MMSI numarası, cinsi, boyutları, gittiği liman, konumu, yönü, hızı, benden uzaklığı gibi bir sürü bilgiyi veriyor.
AIS cihazımın alarmını, zamanında davranabilmem için mümkün olan en uzak mesafeye kurmuş durumdayım. İçeride kabinde ve kürekleri sökmüş, güvertede bağlamış olabilirim. Bir gemi benim iki denizmili yakınımdan geçecekse AIS alarmı ötmeye başlıyor, geminin yönü ve hızına bağlı olarak nereden geçeceğini gösterir bir çizgi gösteriyor. Aynı zamanda geminin son 30 dakika içinde çizdiği rotayı görebildiğimden, çarpışmaya karşı önlem aldıklarını teyit edebiliyorum.
Bu gemilerin VHF telsiz çağrılarıma cevap vermemeleri can sıkıcı. Dışarıda kürek başındaysam sorun yok. Ama gecenin bir vakti kabindeysem, dışarı çıkıp seyir cihazı ve AIS alarmıyla ilgilenmem gerekiyor. Bu da tuzlu su serpintisi ve yeniden kendimi durulama merasimi anlamına geliyor. Kabine dışardaki seyir cihazımın aynısını gösteren bir ekran takmalıyım. Bu cihaz hastalığının sonu yok!
Ek olarak, civardaki bir gemiden gelen radar sinyali üzerimden geçtiğinde öten bir radar yansıtıcım var. Çoğu gemiler radar ayarlarını ufkun ötesinde 15-20 denizmili mesafeyi görecek şekilde yapıyorlar. Ben genellikle onların sinyalerini duyuyorum ama göremiyorum. Bereket versin bu yansıtıcının alarmını susturmam mümkün, o zaman cihazın ufak kırmızı bir lambası sessizce yanıp sönüyor. Bu alarmın ötmesi aynı zamanda yansıtıcımın o radara ekranlarında görülebilmem için kendi sinyaliyle cevap verdiği anlamına geliyor. Gemilerdeki personelin radar ekranında beni arka plandaki dalgalardan ayırd edebilmeleri için, teknem çok ufak. Dolayısıyla teknemin onlara özellikle güçlü bir sinyalle cevap verebilmesi sayesinde, eğer birisi radar ekranına bakıyorsa benim görülme şansım artıyor.
Geceleri 360 derece her yönden görülebilen beyaz bir seyir lambasını yakıyorum. Böylece geminin kaptan köşkünde her kim var ise onlara benim varlığım işaret ediliyor.
Şu sıralar Güney Afrika'nın ucundaki Good Hope Burnu ile Endonezya'nın Sumatra ve Jawa adaları arasındaki Sunda boğazını bağlayan gemi güzergahındayım. Dün sabah güneş doğduktan sonraki bir saat içinde terkimde iki gemi görülüyordu. Singapore'a giden bir RO-RO yük gemisi yarım mil mesafeden iskele tarafımdan geçmişti, diğeri ise iki mil ötemden geçip Brezilya'ya giden bir tankerdi. Şimdiye kadar civarımdan Singapore, Ningbo, Durban, Antifer, Guaiba, Lagos, Djeno ve Dakar yolcusu gemiler geçti. Ningbo-Çin yolcusu olan gemi hariç, kuzeye giden bütün gemiler Singapore'a gitmekteydi...
Erden.
.
.
|
25 Eylül gününde Singapore'a giden ROSE ATLANTIC kargo gemisi.
